Adneksiyel Kitle Ne Demektir? Yumurtalıklar
(overler) ve tüpler (salpinks) bir arada "adneks" olarak adlandırılır.
Adneksiyel kitle denilince özellikle yumurtalık ve tüplerden
kaynaklanan patolojilere bağlı olarak gelişen kitleler anlaşılmaktadır.
Ancak kitle over dışında uterus, tüpler hatta barsak veya mesane
kökenli de olabilir. Adneksiyel kitle varlığında bu kitlenin kökeni ve
yapısını anlayabilmek için muayenenin yanında dikkatli bir öykü ve
yardımcı tanı yöntemlerinin doğru ve yerinde kullanılması özellikle
tedavi yaklaşımı açısından önemlidir.
Tüplerden kaynaklanan kitle ve tümörler: Piyosalpinks (Tüplerin içinin cerahatle dolması) Hidrosalpinks (Tüplerin içinin berrak sulu bir sıvı ile dolması) Tubo-ovaryen abse Tüpe ait kistler Yapısal anomaliler Tüp kanseri
Tüple
ilgili durumlar son derece nadir görüldüğü için adneksiyel kitle
denildiğinde, genel olarak over yani yumurtalık kökenli kitleler
anlaşılır. Bu kitleler yumurtalık kistleri olabileceği gibi, değişik
tümörler ya da iltihabi büyümeler de olabilir. Muayenede ele gelen
adneksiyel bir kitlenin yumurtalıktan köken aldığını söylemek her zaman
çok kolay olmaz.
Adneksiyal Kitleler Nasıl Değerlendirilir? Adneksiyal
kitlelerin değerlendirilmesinde de iyi bir tıbbi öykü (anamnez)
alınması son derece önemlidir. Bu öyküden yakalanacak önemsiz gibi
görünen bazı detaylar tanıda son derece yardımcı olabilir.
Öyküde
en önemli noktalardan birisi hastanın yaşıdır. Örneğin menopoz sonrası
bir kadında ele gelen kitlenin kötü huylu olma olasılığı son derece
yüksekken, 20 yaşından küçük kişilerde bu kitle büyük olasılıkla
dermoid kisttir.
Üreme çağındaki kadınlarda ise en sıklıkla fonksiyonel kistler görülür.
Menopoz
sonrası yumurtalıkların muayenede elle hissedilebilmesi patolojik bir
durumken, genç ve zayıf hastalarda overler normalde ele gelebilir.
Hastanın
yaşından sonra anamnezde doğal olarak en çok üstünde durulan konu
belirtiler yani hastanın şikayetleridir. Over kökenli kitleler genelde
pek bulgu vermediğinden belirgin bir yakınmanın varlığı tanıya oldukça
yardımcı olabilir. Örneğin over kistlerinde ağrı pek sık karşılaşılan
bir yakınma değildir. Ağrı varlığı kist ya da tümörden ziyade iltihabi
olayları ya da endometriozisi akla getir.
Benzer şekilde adet düzensizliği yaratan tümörlerde de ilk önce follikül kisti ya da korpus luteum kisti düşünülür.
Muayene Jinekolojik
muayene kitlenin ayırıcı tanısı açısından önemlidir. Kitlenin
büyüklüğü, lokalizasyonu, kistik ya da solid yapıda oluşu, hareketli ya
da fikse (yapışık) olup olmadığı önemlidir.
Orta hatta bulunan
lezyonlar genelde rahim kökenli olurken, tek taraflı lezyonların over
kökenli olma olasılığı son derece yüksektir.
Yine, kistik ve
tek taraflı kitlelerin çoğu iyi huylu olurken, solid ve çift taraflı
olanların habis olma olasılıkları fazladır. Eğer karın boşluğunda sıvı toplanması (assit) mevcutsa büyük olasılıkla bir habaset söz konusudur.
Jinekolojik
muayene sırasında erkek tipi saç dökülmesinin varlığı ya da tüylenmede
artış erkeklik hormonu salgılayan bir tümörü akla getirmelidir.
Ultrasonografi Teknolojideki
baş döndürücü gelişmelere paralel olarak ultrason cihazları da gelişmiş
olup damarlardaki kan akımını ve bu akımın şeklini belirleyen "doppler
ultrasonu"nun yaygın kullanıma girmesi adneksiyel kitlelerin
değerlendirilmesinde yeni ufuklar açmıştır.
Adneksiyel
kitlelerin değerlendirilmesinde kullanılan tanı yöntemleri arasında ilk
ve en önemli yeri ultrason alır. Ultrason ile kitlenin şekli,
boyutları, lokalizasyonu, solid ya da kistik oluşu, septa (zar
şeklindeki ara bölme) içerip içermediği saptanabilir.
Septa
görülmesi habaset (kötü huyluluk) lehinedir. Doppler ultrasonografide
kitlenin damarlanma durumu ve bu damarlardaki kan akımına karşı olan
direncin hesaplanması habis olup olmadığı konusunda değerli fikirler
verir.
Tümör Belirteçleri Bazı
over tümörleri salgıladıkları hormonlar ya da bazı benzer maddeler ile
kendilerin belli edebilirler. Salgılanan bu maddelere "kanser
belirteçleri" anlamında "tümör marker’ları" adı verilmektedir.
En
sık kullanılan tümör belirteci "Ca-125" dır. Yüzey antijeni olan bu
madde özellikle seröz kistadenokarsinom türü kanserde artış gösterir.
Ayrıca: Endometriozis Çikulata Kisti (Endometrioma) Enfeksiyonlar (PID, Pelvik İnflamatuar Hastalık) Uterin Myomlar Sigara içimi Gebelik Mens dönemleri gibi durumlarda da Ca 125 artışı görülebileceğinden çok güvenilir değildir.
Kitlenin hormon salgılayıp salgılamadığını anlamak için kanda hormon düzeylerine bakılabilir.
Kullanılan diğer tümör belirteçleri ise Ca-19-9, β-hCG, a-fetoprotein, CEA gibi maddelerdir. Ancak bunların hiçbirinin güvenilirliği yeterli düzeyde değildir. Bu testler sadece fikir vermesi açısından önemlidir.
Çoğu tumor marker’ı bir genital kanserin varlığını tespit etmekten çok tedaviye alınan cevabın değerlendirilmesinde önemlidir.
Son zamanlarda meme ve over (yumurtalık) kanseri olan kişilerde BRCA 1 ve BRCA 2 markerlarının pozitif olduğu keşfedilmiştir. Bu nedenle ailede bu belirteçlerin pozitif olması kanser meme ve over kanseri açısından riskleri arttırmaktadır.
Meme ve over kanserleri aynı familyadan olup ailesinde bunlardan birine sahip kişilerde bu kanserlerin görülme riski de oldukça artmaktadır.
Adneksiyel kitlelerin overden kaynaklandığı yukarıdaki yöntemlerden biri ya da bir kaçı kullanılarak anlaşıldıktan sonra en önemli konu habis olup olmadığına ve ameliyat gerekip gerekmediğine karar vermektir. Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans (MR) Bu yöntemler özellikle çok büyük kitlelerde ya da habaset düşünülen vakalarda ultrasondan daha detaylı bilgi verebilirler. Özellikle
kanser düşünülüyor ise lenf nodu büyümeleri veya hastalığın yayılım
derecesi ve evrelendirilmesinde yardımcı olurlar. Over kistlerinin
tanısında rutin olarak uygulanmazlar.
Ne Zaman Ameliyat Gerekli? Kitle 6 cm’den büyükse ve şikayet yaratıyorsa Küçük ancak solid yapıdaysa Menopoz sonrası dönmede ortaya çıkmışsa Karın boşluğunda sıvı toplanması (assit) varsa Kist içerisinde septalar veya karnıbaharımsı (papillomatöz) çıkıntılar varsa 1-2 adet dönemi geçtikten sonra hala küçülmemiş ise veya takiplerde büyüyorsa
genellikle operasyon gerekli olmaktadır. Bu kriterlerin olmadığı durumlarda ise hasta belirli bir süre takip edilebilir.
KAYNAK:HERA KADIN SAĞLIK MERKEZİ
Bu yazıyı yazan Doktora ulaşım bilgileri:
Prof. Dr. Yusuf AKCAN
Gastroenteroloji Uzm.
Ozel Istanbul Onkoloji Hastanesi
Tel. : 0 530 286 29 80
Tel. : 0 532 652 52 06
Cevizli Mah. Toros Cad. No : 86 PK:34846 Maltepe / Istanbul